简体中文
繁體中文
English
Pусский
日本語
ภาษาไทย
Tiếng Việt
Bahasa Indonesia
Español
हिन्दी
Filippiiniläinen
Français
Deutsch
Português
Türkçe
한국어
العربية
Özet:Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bu yıl 2 kez faiz indirimine gidebileceğine yönelik beklentilerin artmasına karşın banka yetkililerinin temkinli sözle yönlendirmeleriyle karışık bir seyir izlenirken, bu hafta ABD'de büyüme verileri başta olmak üzere yoğun veri gündemi yatırımcıların odağına yerleş
ABD'de son dönemde açıklanan veriler karışık sinyaller verirken, Fed'in gelecek dönemde atacağı adımlara ilişkin belirsizlikler pay piyasalarında risk iştahının düşük seyretmesine neden oluyor.
Analistler, bu hafta ABD'de açıklanacak büyüme verilerinin bankanın izleyeceği yol haritasına yönelik daha fazla ipucu verebileceğini ifade ederek, hafta boyunca Fed yetkililerinin yapacağı sözle yönlendirmelerin de yatırımcıların odağında bulunduğunu dile getirdi.
Haftanın son işlem gününde Fed'in enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi verilerinin piyasalarda oynaklığı artırabileceğini aktaran analistler, söz konusu verilerin para piyasalarındaki fiyatlamaları değiştirebileceğini söyledi.
Yoğun veri gündeminin hakim olacağı haftaya başlarken, para piyasalarında Fed'in eylülde ilk faiz indirimine gitme ihtimali yüzde 72 ve kasımda yüzde 91 ile fiyatlanıyor. Olası bir faiz indiriminin ardından bankanın ikinci kez faiz indirimine gitme ihtimali ise aralıkta yüzde 84 ile fiyatlanıyor.
Öte yandan, cuma günü, çip üreticisi Nvidia, hisselerinde yaşanan düşüşle dünyanın en değerli şirketleri listesinde üçüncü sıraya geriledi. Şirketin piyasa değeri 3,1 trilyon dolara inerken, Microsoft 3,3 trilyon dolarlık piyasa değeriyle dünyanın en değerli şirketi ünvanını yeniden aldı.
Nvidia hisseleri geçen haftanın son işlem gününde yüzde 3'ün üzerinde değer kaybederken bu durumun diğer çip şirketlerinin hisselerine de yansıdığı görüldü. Qualcomm'un hisseleri yüzde 1,4, Micron Technology'nin hisseleri yüzde 3,2 ve Arm Holdings'in hisseleri yüzde 0,29 düştü.
Ayrıca, ABD'li teknoloji devlerinden Apple'ın hisseleri de şirketin yapay zeka teknolojisi “Apple Intelligence”ın da aralarında bulunduğu bazı özellikleri Avrupa Birliği (AB) mevzuatlarındaki “düzenleyici belirsizlikler” nedeniyle bu yıl AB'de kullanıma sunmayabileceğine dair haberlerin ardından yüzde 1 değer kaybetti.
Diğer yandan, cuma günü ABD piyasalarında “triple witching” nedeniyle 15 Mart'tan bu yana en yüksek işlem hacminin görüldüğü bildirildi.
ABD'de hisse senedi opsiyonlarının, hisse senedi endeksi vadeli işlemlerin ve hisse senedi endeksi opsiyon sözleşmelerinin aynı gün vadesinin dolması ve mart, haziran, eylül ile aralık aylarının üçüncü cuma gününe denk gelmesi “triple witching” olarak adlandırılıyor.
Söz konusu gelişmelerin ardından ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yeni haftaya yatay seyirle yüzde 4,26 seviyesinden başlarken, cuma günü yüzde 0,2 artışla günü 105,8 seviyesinden tamamlayarak yaklaşık son iki ayın en yüksek günlük kapanışını gerçekleştiren dolar endeksi, şu sıralarda önceki kapanışının hemen altında seyrediyor.
Geçen haftanın son işlem gününde yüzde 1,7 azalışla günü 2 bin 321 dolardan tamamlayan altının ons fiyatı ise şu dakikalarda yüzde 0,2 artışla 2 bin 325 dolardan alıcı buluyor.
Brent petrolün varil fiyatı da cuma günü yüzde 0,7 değer kaybıyla günü 84,3 dolardan kapatırken, yeni haftanın ilk işlem gününde önceki kapanışının hemen üzerinde 84,4 dolardan işlem görüyor.
New York borsasında geçem haftanın son işlem gününde Nasdaq endeksi yüzde 0,18 ve S&P 500 endeksi yüzde 0,16 gerilerken, Dow Jones endeksi yüzde 0,04 artış kaydetti. ABD'de endeks vadeli kontratları yeni haftaya da karışık bir seyirle başladı.
Avrupa pay piyasalarında cuma günü negatif bir seyir hakim olurken, bu hafta bölge genelinde açıklanacak yoğun veri gündemi yatırımcıların odağına yerleşti.
Analistler, Avrupa'da açıklanan verilerin karışık sinyaller vermeye devam ettiğini ifade ederek, bölge genelinde seçim belirsizliklerinin piyasalar üzerinde etkili olmayı sürdürdüğünü söyledi.
Geçen hafta bölge merkez bankalarının faiz kararları farklılık gösterirken, İngiltere Merkez Bankası (BoE) politika faizini piyasa beklentileri doğrultusunda son 16 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25'te sabit bıraktı.
İsviçre Merkez Bankası (SNB) ise politika faizini ikinci kez 25 baz puan düşürerek yüzde 1,25'e çekerken, gelişmiş ülkeler arasındaki politika faizi gevşeme döngüsündeki öncü konumunu korudu.
BoE'nin açıklamasında, üyelerin 7'sinin politika faizini yüzde 5,25'te sabit tutma, 2'sinin 25 baz puan indirerek yüzde 5'e düşürme yönünde oy kullandığı belirtildi.
Bankanın politika metninde, politika faizinin düşürülmeme kararının bazı üyeler için “iyi bir şekilde” dengeli olduğu belirtildi.
Bu gelişmelerle, daha fazla üyenin faiz indirimini destekleyebileceğine yönelik beklentilerin öne çıkmasıyla para piyasalarında bankanın eylülde ilk kez faiz indirimine gitme ihtimali yüzde 89 ile fiyatlanırken, olası bir faiz indiriminin ardından BoE'nin aralıkta ikinci kez faiz indirimine gitme ihtimali yüzde 88 ile fiyatlanıyor.
Cuma günü İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,42, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,56, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,50 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 1,09 azalış kaydetti. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya ise karışık bir seyirle başladı.
Asya pay piyasalarında ise Japonya hariç negatif bir seyir öne çıkarken, bu hafta gözler Japonya da açıklanacak enflasyon verilerine çevrildi.
Japon yeninin dolar karşısındaki düşüş eğilimi üst üste 8'inci işlem gününe taşınırken, Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) döviz kuruna olası müdehalesi yatırımcıların odağında bulunuyor.
Japonya'nın üst düzey döviz yetkilisi Masato Kanda, Japon Yen'ine yetkililerin gerekirse 24 saat destek için müdahale etmeye hazır olduklarını söylemesi dikkati çekti.
Feragatname:
Bu makaledeki görüşler yalnızca yazarın kişisel görüşlerini temsil eder ve bu platform için yatırım tavsiyesi teşkil etmez. Bu platform, makale bilgilerinin doğruluğunu, eksiksizliğini ve güncelliğini garanti etmez ve makale bilgilerinin kullanılması veya bunlara güvenilmesinden kaynaklanan herhangi bir kayıptan sorumlu değildir.