简体中文
繁體中文
English
Pусский
日本語
ภาษาไทย
Tiếng Việt
Bahasa Indonesia
Español
हिन्दी
Filippiiniläinen
Français
Deutsch
Português
Türkçe
한국어
العربية
Özet:Geçen yılın son aylarında yükselişe geçen mevduat faizleri 2024'ün ilk aylarında gerilemişti. Faiz oranları düşerken enflasyonun hızlı artması mevduata yönelimi de azalttı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu verilerine göre, Aralık 2023'te 7 trilyon 512 milyar lira olan TL mevduat hacmi, 2024 Ocak'ta 7 trilyon 461 milyar liraya düştü. Düşüş çok yüksek değil. Zaten asıl dikkat çeken nokta artmamış olması. Ekim'de aylık 317 milyar TL, Kasım'da aylık 179 milyar TL, Aralık'ta aylık 481 milyar TL'lik artışlar olmuştu. Yani mevduat hacmi belli bir yükseliş oranı yakalamıştı.
Yeni ekonomi politikasının temel sacayaklarından birini tasarrufların artması oluşturuyor. Tasarruf artışı için de vadeli mevduatın talep görmesi gerekli. Aksi halde vatandaşlar tasarruf yerine harcamaya yönelebiliyor. Bu da enflasyon üzerinde baskı yaratıyor. Özellikle Şubat ayında enflasyonun tahminleri aşmasının önemli nedenlerinden birinin de bu olduğu düşünülüyor. Seçim sonrası döviz kurlarında artış öngörülmesi, kredi kartına geleceği düşünülen kısıtlamalar da harcamaların öne çekilmesine neden oluyor.
Mevduat faizleri düşer mi?
Merkez Bankası bu hafta krediler ile ilgili yeni bir düzenlemeye gitti. Banka'dan yapılan duyuruya göre, kredi büyümesine yeni sınırlamalar getirildi. İhtiyaç kredilerinde yüzde 3 olan aylık büyüme sınırı yüzde 2'ye düşürüldü. Merkez Bankası, ticari krediler ile ilgili de adım attı, yüzde 2 buçuk olan büyüme sınırı yüzde 2'ye çekildi. Taşıt kredilerinde yüzde 2 olan sınırın ise korunmasına karar verildi. Ardından bu sınırı aşan bankaların ayırmak mecburiyetinde oldukları zorunlu karşılıklara da 1 yıl bloke konulmasına karar verildi.
Bankalar müşterilerine belirli vade ve oranlarda vadeli mevduat ürünü sunuyor. Toplanan mevduatlar kredi olarak başka müşterilere satılıyor. Aradaki faiz farkı da bankanın ana kazanç kaynağını oluşturuyor. Yani bankalar bir müşterisinden satın aldığını diğer müşterisine satıyor. Satacak müşteri azalırsa satın almak için de bir sebebi kalmaz. “Bu da mevduat faizleri düşer” sonucunu ortaya çıkarıyor. TCMB adımı ile bir yerden tüketim kısılmaya çalışılırken bu kez diğer yerden tasarruf eğilimi riske girebilir.
Bu soru NTV canlı yayınında Ekonomist Nilüfer Sezgin'e soruldu. Sezgin, mevduat faizleri düştüğünde TL mevduata olan ilginin azalabileceğini ve yeniden dövize talebinin artabileceğini söyledi. Bunun da enflasyon yarattığını aktardı. Sezgin, “Kredi büyümesinin yavaşlaması elbette mevduat tarafında daha az rekabete girilmesine sebep olur.” diyor. Düzenlemenin bir süre için mevduat faizlerini baskılayıcı bir rolü olabileceğine dikkat çekiyor.
Ancak Sezgin'e göre, TCMB'nin farklı araçları var, bunları da mevduatta düşüş riskine karşı kullanıyor. Son haftalarda Merkez, piyasaya verdiği TL likiditesinin faizini bir miktar yükseltti. Daha yüksek faiz oranı olan gecelik vadeden piyasaya fonlama yaratılıyor. Bu da mevduat toplamayı cazip kılıyor.
Nilüfer Sezgin'in dikkat çektiği bir diğer nokta, Mart ayının bilanço kapama dönemi olması. Bankaların ay sonlarına doğru mevduat tarafında rekabete girebileceğini vurguluyor. Bu da faiz düşüşünü frenleyebilir.
Sonuç olarak mevduat faizlerinde düşüş eğilimi olması muhtemel, ancak bu korkutucu boyutta olmayabilir.
Feragatname:
Bu makaledeki görüşler yalnızca yazarın kişisel görüşlerini temsil eder ve bu platform için yatırım tavsiyesi teşkil etmez. Bu platform, makale bilgilerinin doğruluğunu, eksiksizliğini ve güncelliğini garanti etmez ve makale bilgilerinin kullanılması veya bunlara güvenilmesinden kaynaklanan herhangi bir kayıptan sorumlu değildir.